REHA KAPSAL – ORGANİK

Trabzonspor, şampiyonluk ilanından sonraki süreçte konsantrasyonunu kaybetti. Kayserispor’a karşı oynadığı kupa rövanşında bunu net halde görmüştük. Bunun ligde kalan maçlara da yansıması kaçınılmazdı.

Alışılmış ki bu konsantrasyonunu kaybetmese çok daha yeterliydi lakin fizikî ve zihinsel bakımdan ağır geçen, yorulan Trabzonspor grubunu bu konsantrasyon eksikliğini yaşadı diye de eleştirmek gerçek değil.

Zira ligde zihinsel dayanıklılığını tıpkı biçimde korumak, fizikî olarak yıpranmasına karşın birebir başarılı performansı sergilemek kolay değildi.

Bunun sonucunda hak ettiği şampiyonluğa da kazandılar.

Artık maksat Şampiyonlar Ligi’ndeki play-off’u geçerek kümelere kalmak olacak. Bunun için de takım mühendisliğinin hakikat yapılması çok değerli.

Bir sağ bek, bir stoper, bir sol bek, orta alana 2 istikametli oynayabilecek bir 8 numara bir de taşınabilir, hareketli olan, teğe birde adam geçen, süratli bir santrfor profiline katiyen gereksinim var.

Bu oyuncu seçimlerinin de de grubun yaş ortalamasına bakıldığında genç ve dinamik, ileriye dönük olması da çok değerli.

Abdullah hocanın bu sene iki kesimli oynanan oyuna da tahlil üretmesi gerekiyor.

Bunun çalışmasını da yeni dönemdeki hazırlıklarına grubuna uygulatması, bu türlü bir oyun hafızası oturtması gerekir. Zira hepimizin bildiği üzere Şampiyonlar Ligi farklı bir düzey.

Oyuncu gücü tamam lakin en değerli farkı yaratan oyun gücüdür. Trabzonspor bu transferler ve yeni oyun formuyla de önümüzdeki yılın şampiyonlukta en büyük adayların başında gelmektedir.

Doğal dönem biterken de bu başarılı performansı saha içinde doğuşçu, skora, yeri geldi mi oyuna isyan eden bir oyuncu topluluğu vardı.

Bunun için, örneğin ikinci devre Beşiktaş, Galatasaray maçları üzere birçok vizeleri muvaffakiyetle geçtiler.

Gayretten ve zorluklardan hiçbir vakit kaçmadılar. Herkes birbirinin açığını kapattı.

Bu meydan okumayı lakin kadro üzere kadro yapabilirdi.

Bu da birbirlerine karşı kurdukları organik, doğal bağdan kaynaklıydı.